Anasayfa Analiz Yeniden Yapılandırmada Teverruka Alternatif Bir Ürün; Yeniden Yapılandırma Tekafül Fonu

Yeniden Yapılandırmada Teverruka Alternatif Bir Ürün; Yeniden Yapılandırma Tekafül Fonu

by

YYTF (Yeniden Yapılandırma Tekafül Fonu) Nedir?

YYTF sadece yeniden yapılandırma alanına yönelik olarak tasarlanmış bir alternatif platformdur. YYTF temel olarak teverruka alternatif sunan bankalararası bir yardımlaşma fonu (sigorta) kurulmasını öngörmektedir. Bu platform müşterisi yapılandırmaya giren bankanın, müşterisine yapılandırma yaparken enflasyon harici bir yük bindirmeden, yani paranın gerçek değerinin korunmasını sağlayarak işlemi gerçekleştirebilmesine olanak sağlamakta ve fon aracılığı ile bankanın yapılandırma sonucu oluşan dolaylı zararını karşılamaktadır. Bu tekafül yapısı ile hem müşteri hem de banka yeniden yapılandırma gerektiren durumlarda zarardan korunmuş olmaktadır.

Fon Nasıl İşliyor?

1) Fonun Oluşturulması

Yeniden yapılandırmalar için katılım bankaları arasında ortak bir tekafül fonu kurulur. Fon, kredi başlangıcında bankalardan kredinin belirlenmiş cüzi bir oranında yapılan kesintiler ile oluşturulur. Kesinti oranı ilgili bankanın bir önceki senedeki kredi hacmi ve yapılandırma oranları doğrultusunda belirlenir. İlgili kesinti kredi başlangıcında bir defaya mahsus olarak yapılır.

YYTF ister katılım bankalarının bu fonu yöneteceği ayrı bir yapılanma ile, istenirse de mevcut tekafül firmaları altında komisyon karşılığı bir havuz olarak işletilebilir. İkinci seçenek, tekafül firmalarının hali hazırda tekafül fonları işletmeleri ve gerekli tüm yazılımlara sahip olmaları sebebiyle daha maliyet etkin gözükmektedir. Bu seçenek tercih edildiği takdirde tekafül firması altındaki mevcut yazılım sistemi ile katılım bankalarındaki sistemlerin birbirleri ile iletişimini sağlayacak küçük çaplı yatırımların eklenmesi yeterli olacak ve ilk opsiyonda gerekli olan başlangıç yatırım maliyetlerini minimize edecektir.

2) Yeniden Yapılandırma İhtiyacı Oluştuğu Zaman Fonun Devreye Girmesi

Banka, verilen kredinin başlangıcında sigortayı yaptırdıktan sonra ilerleyen aşamalarda müşteri ödemelerinde sıkıntı yaşar ve yeniden yapılandırmaya karar verirse aşağıdaki aşamalar uygulanır:

Banka ile müşteri arasında

A) Banka, müşterisi ile olan borcu toplam rakam üzerinden dondurarak yeniden yapılandırır (Müşteriye karz-ı hasen vererek vadeyi uzatır).

Örneğin; 120 TL bakiyesi ve 6 aylık taksiti (yarım sene) kalmış bir kredi bulunduğunu var sayalım. Bu kredi yapılandırılarak 120 TL’lik borç sabit tutulup 6 aylık vade 12 aya (1 yıl) çıkarılır. Böylece borç 20TL’lik taksitler yerine 10 TL’lik taksitlere bölünür.

B) Banka ödemelerde enflasyon farkını hesaplar ve aylık periyotlarla (TÜİK verileri açıklandıkça) müşterinin aylık ödemelerine ekleyerek tahsil eder (veya baştan tahmini hesaplanarak ve vade sonunda reel gerçekleşmeye göre mahsuplaşılarak da uygulanabilir). Yani TÜİK verileri 1 ay geriden geldiği için enflasyon farkı 1 ay sonradan yansıtılmaya başlayacaktır (12 aylık ödemeler bittikten sonra 1 ay daha enflasyon farkı alınmaya devam edilecektir).

Fon ile banka arasında

C) Fonun bankaya yeniden yapılandırma dolayısı ile mahrum kaldığı kar payı farkını ödemesi için; yeniden yapılandırma dönemince piyasa ortalama kredi kar payı hesaplanır ve enflasyon oranından çıkarılarak kalan bakiye fon tarafından bankaya ödenir.

Örneğin; kalan 1 senelik sürede ortalama yıllık kar payı %13, enflasyon %10 ise, aradaki fark (yıllık %3), aylık olarak hesaplanarak bankaya fon tarafından ödenir.

Güncel Değerler Işığında Oluşması Beklenen Sigorta Kesinti Oranı ve Fon Büyüklüğü

Fon için yapılması düşünülen kesinti oranı ilk sene her bankanın son birkaç senede verdikleri krediler ve yapılandırmaya giren kredilerin oranı ile kredi kar payı ile enflasyon arasındaki fark oranları alınarak hesaplanabilir. Kabaca aşağıdaki formül kullanılabilir:

Fona ödenmesi gereken kesinti oranı (%) = Yapılandırmaya giren borç oranı * (Ortalama kredi kar payı oranı – enflasyon oranı) * 100

İlk seneden sonra ilgili bankadan yapılacak kesintinin oranı, bir önceki sene ilgili banka için fondan çıkan miktarın, bankanın fon ile ilişkilendirilen kredi hacmi ile bölünmesinin, birin biraz üstündeki (ör: 1,1 gibi, ihtiyat için) bir katsayı ile çarpımı ile belirlenir. Böylece bankaların zaruret dışında fona başvurmamalarını sağlayacak ödül / ceza mekanizması oluşturulur.

Bankadan yapılacak kesinti oranı = (Fondan çıkan ödeme miktarı / Fona dahil ettiği kredi hacmi) x 1,1

Müşteri ve Bankadan Tahmini Sigorta Kesinti Oranı Hesabı

(İstatistikler sırası ile 2018 / 2017 sonu itibari ile alınmıştır)23

Katılım bankaları toplam krediler: 112,5 / 97,6 Milyar TL

Takipteki alacaklar oranı (%): 4,14 / 3,22

Tahmini sektör yapılandırma oranı (%): 2,48 / 1,93 (Takipteki alacakların %60’ı olarak tahmin edilmiştir. Bu oran sürekli değişmekle birlikte sektör temsilcileri tarafından makul bulunmuştur.)

Enflasyon TÜFE (%): 20,3 / 11,924

Senelik kredi kar payı oranı (%): 24,8 / 14,925 (Ortalama kar payı oranlarına göre tahmin edilmiştir.)

Ortalama tahmini kalan ödeme süresi: 12 ay (1 yıl)

FONA ÖDENMESİ GEREKEN KESİNTİ ORANI (%) = Yapılandırmaya giren borç oranı * (Ortalama kredi kar payı oranı – enflasyon oranı) * 100 = 0,0248*(0,248 – 0,203)*100 = 0,1116 (%) (2018 yılı sonu) = 0,0193*(0,149 – 0,119)*100 = 0,0579 (%) (2017 yılı sonu)

Yani her kredi için ortalama %0,11 (2018) ve %0,058 lik bir tekafül kesintisi gerekmektedir. Bu da 100.000 TL’lik bir kredi için 110 / 58 TL’lik bir sigorta bedeline tekabül etmektedir.

YYTF ile İlgili Önemli Noktalar

YYTF fonu ile ilgili aşağıdaki hususlara da dikkat edilmesinde fayda vardır.

  • Kredi sözleşmesine yapılandırma olması durumunda fonun nasıl işleyeceği ile ilgili bir madde eklenebilir (spesifik olarak; kredi yapılandırmaya girerse değişken kar payı uygulanacağı, enflasyon oranının nasıl belirleneceği, yapılandırmada erken ödeme olursa ceza oranı vb. belirtilir). Böylece kredide kullanılan sabit kar payı oranı, yapılandırma sürecinde herhangi bir sıkıntıya girilmeden şemaya göre ayarlanarak uygulanabilir.
  • Fondan ödeme yapılan müşterinin KRS veya mevzucu (kredi geçmişi), yapılandırılan borcun tüm borcuna oranı, yapılandırmanın miktarı ve yapılandırmanın taksit sayısına göre negatif bir puan ile cezalandırılır. Böylece her ne kadar yeniden yapılandırma kararını banka veriyor olsa da müşteri açısından yeniden yapılandırma herhangi bir negatif çıktısı olmayan, cazip bir durum olmaktan çıkarılmış olur. Müşteri aynı kredide ikinci bir yapılandırmaya giderse enflasyonun üzerine ceza primi de yüzdesel olarak eklenir. Böylece müşterinin borcu suiistimal etmesi engellenir. Gelen ceza ödemeleri ceza havuzuna aktarılır. Kanunen üç ve üstü kere yapılandırma imkanı bulunmadığı için bu alanda suiistimal etme imkanı doğal olarak bulunmamaktadır.
  • Müşteri imkanı olursa yapılandırmaya giren borcunu erken kapatabilir. Erken ödeme ile KRS veya mevzucuna (kredi geçmişi) işlenen negatif etki azaltılır. Bu süreç ile ilgili detaylar sözleşmede net bir şekilde baştan belirtilir.
  • Fon tarafından bankaya yapılacak ödemeler ile ilgili vergilerin ödenmesi bankaya aittir. Böylece bankanın yapılandırmaya mümkün olduğunca müşteri yönlendirmemesi teşvik edilmiş olur.

Sonuç

Günümüzde teverruk olarak geçen organize teverruk kullanım kolaylığı ve finansal fonksiyon açısından faiz ile aynı sonuçları doğuran bir ürün olması dolayısı ile tüm bankacılık alanlarında rahatlıkla kullanılabilmektedir. Ancak temelini İslami finansın dayandığı ortaklık ya da infaka dayalı karz işlemlerinden almayan bu yapıya genel olarak cevaz verilmezken sadece ihtiyaç hallerinde şekil şartlarını karşılamak kaydıyla İslam hukukçuları tarafından izin verilmektedir. Finansal ve iktisadi çıktıları da faizden farklı olmayan, yani faiz işlemi sonucu oluşan “zenginliğin belli ellerde toplanması” problemi, dara düşeni kaldıran değil elindekini de alan bir yapıda olması vb. gibi birçok problemi bünyesinde barındıran bu ürün borç karşılığında ek para alınmasına dayalı bir üründür.

Bu ürün günümüz İslami finansında ve ülkemizde giderek daha fazla hacim kazanmaktadır. Malezya ve bazı Körfez ülkelerinde hemen her alanda kullanılan bu ürün Türkiye’de görece çok daha kısıtlıdır ve bu makalede detayları ile açıklanan beş ana alanda kullanılmaktadır. Bu alanlardan bireysel müşterilerin nakit ihtiyaçlarına yönelik yapılan kullanımlar halen birçok katılım bankasında uygulanmamakta, oldukça kısıtlı bir kullanımı bulunmaktadır.

İdeal olan, organize teverruk yerine İslami finans paradigmasına dayanan ve İslam ekonomisi prensipleri ile çelişmeyen uygulamaların geliştirilerek bu ürünün yerine ikame edilmesi olacaktır. Günümüzde organize teverrukun uygulandığı alanlara bakıldığında tek bir çözüm önerisinin yeterli olmayacağı, farklı doğaya sahip alanlar için farklı çözüm önerilerinin üretilmesi gerektiği görülmektedir.

Türkiye’de organize teverrukun en yoğun kullanıldığı alanların başında gelen yeniden yapılandırma alanı için tekafüle dayalı bir çözüm sunulabileceği bu makalede paylaşılmıştır. Yeniden yapılandırma tekafül fonu (YYTF), her sene milyarlarca liralık yeniden yapılandırma işleminin organize teverruk ile yapıldığı bu alana yardımlaşmaya dayalı faiz şaibesinden kurtarılmış tamamen helal bir içerik önerisinde bulunmaktadır. Danışma kurullarında yer alan birçok İslam hukukçusuyla yapılan görüşmelerde bu ürünle ilgili pozitif dönüşler alınmış ve herhangi bir negatif geri bildirime rastlanmamıştır.

Mevcut durumda hem katılım bankaları hem de konvansiyonel bankalar yeniden yapılandırma ile zora düşmüş müşterilerine bir yandan iflastan kurtuluş imkanı sağlarken, diğer yandan artan riskten dolayı daha fazla ödeme yükünün altına sokmaktadırlar. YYTF ise dara düşüp yeniden yapılandırmaya alınan müşterisine karz benzeri finansman ile fazlalık bindirmeden, sadece paranın enflasyon karşısında erimesini engelleyerek bankaya haksızlık oluşturmayacak bir kesinti ile, zor zamanında yardımcı olmaktadır. Sigorta uygulaması ile de bankaların ve dolayısı ile parayı yatıran yatırımcıların zararının önüne dayanışma yolu ile geçilmektedir.

YYTF uygulaması yıllara göre binde 0,5 / 1 civarlarında bir sigorta yükü getirse de yapılandırma sürecindeki firmaların temerrüde düşme oranının (ödeme yüklerinin hafiflemesi dolayısı ile) azalmasına da katkı sağlayacaktır. Böylece batma ile yüzme arasındaki kırılgan bölgede kalan firmalar hafifleyen ödeme yükleri ile daha fazla ayakta kalma şansını yakalayacaklar, hem bankaların batık kredi oranını azaltarak katılım bankacılığı sistemine destek verecek hem de ekonomi içerisindeki yerlerini koruyarak çalışanlarına, ailelerine ve ülke GSYİH’na pozitif katkı vermeye devam edebileceklerdir.

YYTF ile sergilenecek dayanışma, konvansiyonel bankacılık uygulamalarında yer almadığı için müşteri sadakatine de ciddi katkı sağlaması beklenmektedir. Ayrıca katılım bankacılığına özgün faydalı bir ürün olarak sektörün pozitif ayrışmasına ciddi bir katkıda bulunacaktır. Yurtdışına gönderilen komisyonların ülkemizde kalmasının sağlanması ve tekafül sigortacılığının hacmine olumlu katkı yapma potansiyeli de diğer pozitif yan çıktılar olarak gözükmektedir.

Kaynak: DergiPark

Benzer Yazılar

Görüşlerinizi Paylaşabilirsiniz

    Mail Bültenimize Abone Olun