Anasayfa Makale Bir Nakit Kullandırma Yöntemi Olarak Teverruk: Muhasebe Açısından Bir İnceleme

Bir Nakit Kullandırma Yöntemi Olarak Teverruk: Muhasebe Açısından Bir İnceleme

by

Teverruk, acil nakit ihtiyacını karşılamak için İslami Finans Kuruluşları (İFK) tarafından kullanılan, faizsiz bir nakit elde etme yöntemidir. Bu işlemde kişi, vadeli olarak bir mal satın alır ve aynı malı üçüncü bir tarafa peşin olarak satarak nakit elde eder. Temel amaç malın kendisinden fayda sağlamak değil, onu nakde çevirmektir. Bu yönüyle, İslam hukukundaki “faiz yasağına” bulaşmadan finansmana ulaşma fırsatı sunar.

Teverruk, bireysel (klasik) ve organize (banka) olmak üzere ikiye ayrılır:

– Bireysel Teverruk: Mal vadeli olarak alınır ve başkasına peşin olarak satılır. Genellikle caiz kabul edilir.

– Organize Teverruk: İFK, müşteri adına emtia alır, vadeli olarak müşteriye satar, sonra tekrar peşin olarak satar ve elde edilen nakdi müşteriye verir. Bu tür teverruk ise reel ticari faaliyetten uzak oluşu sebebiyle daha çok eleştirilir.

Teverruk ve Bey’u’l-Îne Arasındaki Uygulama Yöntem Farklılıkları

Teverruk ile Bey’u’l-Îne birbirine benzese de iki sözleşme türünü birbirinden ayıran en önemli özellik malın geri alınması noktasındadır. Îne sözleşmesinde emtia yeniden ilk satıcısına döner (Halitoğlu, 2021:670). Teverrukta ise işlem bireysel düzeyde gerçekleştiğinde, sözleşme konusu emtia satıcının bilgisi ve müdahalesi olmaksızın üçüncü bir kişiye devredilir (Halitoğlu, 2021:670).

İslami Finansal Kurumlarda Teverruk İşlemlerinin Uygulanması                 

2022 yılında İslami finans varlıklarının toplam büyüklüğü 4.508 milyar dolar olarak gerçekleşmiş, 2027’de bu rakamın 6.667 milyar dolara ulaşması beklenmektedir. En büyük pay İran’a (1.522 milyar $) aittir. İslami Finansal Hizmetler Kurulu’na (IFSB) göre teverruk, 2017 itibarıyla %22 oranla en yaygın ikinci İslami finansman ürünüdür. 2023 Haziran verilerine göre, Türkiye’de katılım bankaları tarafından kullandırılan fonların %8,69’u (81.944 milyon TL) teverruk yöntemiyle sağlanmıştır. Çalışma, teverruk işlemlerinin FFMS (Faizsiz Finans Muhasebe Standartları) ve TMS/TFRS (Türkiye Muhasebe ve Finansal Raporlama Standartları) çerçevesinde muhasebeleştirilmesini incelemektedir.

Teverruk İşlemlerinin Muhasebe Süreçleri ve Uygulamaları

Teverruk yöntemi, yaygınlaşan bir nakit elde etme modeli olarak tarafların bu işlemi muhasebeleştirme biçimlerini gündeme getirmektedir. İslami finans ürünlerinin muhasebeleştirilmesine ilişkin en kapsamlı standartlar, AAOIFI (İslami Finansal Kuruluşlar Muhasebe ve Denetim Organizasyonu) tarafından geliştirilmiş ve Türkiye’de KGK (Kamu Gözetim Kurumu) tarafından Türkçeye çevrilmiş olmakla birlikte, uygulanmaları zorunlu değildir. İFK dışındaki işletmeler için İslami finansal araçlara ilişkin özel bir muhasebe düzenlemesi bulunmamaktadır. Uluslararası Muhasebe ve Finansal Raporlama Standartları (UMS/UFRS) kapsamında da bu araçlara dair özel hükümler yer almamaktadır. Bu durum, UFRS’ye tabi işletmelerin İslami finans araçlarını işlem özüne uygun olmayan şekilde muhasebeleştirmelerine neden olabilmektedir. Teverruk işlemlerinin muhasebeleştirilmesinde AAOIFI, bu işlemleri emtia ticaretine dayalı olarak değerlendirirken; UFRS, fon kullandırma işlemi olarak kabul etmektedir. Makalede, klasik ve organize teverruk işlemleri, AAOIFI ile TMS/TFRS standartları çerçevesinde muhasebeleştirme açısından ele alınmıştır.

AAOIFI Standartları Çerçevesinde Muhasebe Uygulamaları

AAOIFI, teverruk işlemlerine ilişkin “Faizsiz Finans Standardı 30: Teverruk” başlıklı bir standart yayımlamış olup, bu standartta teverrukun tanımı, tarafları, geçerlilik şartları ve fıkhi dayanakları ele alınmıştır. Ancak AAOIFI, teverruk işlemlerinin muhasebeleştirilmesine yönelik ayrı bir muhasebe standardı henüz yayımlamamıştır. Literatürde, teverruk işlemlerinin “emtia murabahası” kapsamında değerlendirilerek FFMS 28 standardına tabi olabileceği yönünde yorumlar bulunsa da, söz konusu standartta teverruk işlemlerinin kapsam dışı bırakıldığı belirtilmiştir. FFMS 28’in gerekçeli hükümlerinde, teverruk ve emtia murabahasının ayrı bir standarda konu edilmesinin planlandığı ifade edilmektedir. Ansari (2017), teverruk işlemlerinin muhasebeleştirilmesine yönelik olarak varlık ve yükümlülük tarafında net muhasebeleştirme yapılması gerektiğini, ilk edinimlerin avans olarak kaydedilmesini ve ertelenmiş kârın etkin getiri oranına göre itfa edilmesini önermektedir. AAOIFI tarafından henüz teverruka özel bir muhasebe standardı yayımlanmamış olması nedeniyle uygulayıcılar genellikle UFRS veya FFMS 28’e başvurmaktadır. Ancak FFMS 28’de kapsam dışında bırakıldığı için çalışmada AAOIFI perspektifinden örnek bir muhasebe uygulamasına yer verilmemiştir.

TMS/TFRS Standartları Kapsamında Muhasebeleştirme

TMS/TFRS’ler, Uluslararası Muhasebe ve Finansal Raporlama Standartlarının (IAS/IFRS) çevirisi niteliğindedir ve tüm sektör ve işletmeleri kapsayacak şekilde hazırlanmıştır. Bu standartların amacı, iktisadi olayların düzenlenmesi, finansal bilginin kalitesinin artırılması ve raporlamada karşılaştırılabilirliğin sağlanmasıdır. Türkiye’de katılım bankalarının TMS/TFRS’ye uygun raporlama yapması zorunlu olup, FFMS’lerin uygulanması ise isteğe bağlıdır. Bu nedenle çalışmada TMS/TFRS’ye uygun muhasebe işlemleri ele alınmıştır.

Klasik Teverruk Yönteminin TMS/TFRS’lerce Muhasebeleştirilmesi:

Klasik teverruk yönteminde, nakde ihtiyaç duyan taraf bir emtiayı vadeli olarak satın alır ve peşin bedelle üçüncü bir tarafa satar. TMS/TFRS kapsamında bu işlemde edinilen varlığın niteliğine göre uygun standart belirlenir. TMS 2, TMS 16 ve TMS 40 standartlarının tanımları, teverruk kapsamındaki varlıkların bu standartlara uygun olmadığını göstermektedir. Satış amacıyla edinilen varlıkların TFRS 5 kapsamında değerlendirilmesi mümkündür. TFRS 5’e göre, satışa yönelik niyet, satışın 12 ay içinde gerçekleşme olasılığı ve aktif piyasa koşulları gibi kriterlerin sağlanması hâlinde, edinim tarihinde satış amaçlı sınıflandırma yapılabilir. Örnek bir uygulamada, bir işletme otomobili vadeli olarak alıp ertesi gün peşin bedelle satarak nakit elde etmiş, bu işlem TFRS 5 hükümleri çerçevesinde muhasebeleştirilmiştir.

Organize (Banka) Teverruk Yönteminin TMS/TFRS’lerce Muhasebeleştirilmesi:

Banka teverruku, bireyler veya işletmelerin nakit ihtiyaçlarını karşılamak ya da projelerini finanse etmek amacıyla başvurdukları teverruk modellerinden biridir. Bu modelde, İFK ile müşteri arasında bir sözleşme imzalanarak işlemler başlatılır. İFK, bir aracı kuruluştan metal satın alır, bu metali müşteriye vadeli olarak satar ve ardından müşteri adına başka bir aracı kuruluşa nakit karşılığında satar. Elde edilen tutar müşteriye aktarılır ve müşteri, vade sonunda İFK’ya borcunu öder. Uygulamada genellikle Londra Metal Borsasında işlem gören metaller kullanılmaktadır. Söz konusu işlemin TMS/TFRS’ye göre muhasebeleştirilmesi çalışmada örnek uygulama üzerinden ele alınmaktadır. Örnek olayda, MTV adlı işletme 100.000 TL tutarında nakit ihtiyacını TF Katılım Bankası aracılığıyla organize teverruk yoluyla karşılamış ve işlemler sonucunda taraflar arasında kararlaştırılan sözleşme hükümleri uygulanmıştır.

Katılım Bankalarının Muhasebe Kayıtları:

TMS/TFRS kapsamında teverruk işlemleri kredi verme işlemi olarak değerlendirilmekte ve katılım bankalarının muhasebe kayıtlarını bu çerçevede yapması gerekmektedir. İşlemde, bankanın müşteri adına metal alımı ve satımı vekâlet yoluyla gerçekleştirilir; elde edilen nakit müşteriye aktarılır ve işlem karşılığı kredi alacağı oluşur. Banka, tahsis ücreti ve kâr payı elde eder. Tahsis ücreti işlem anında hasılat olarak muhasebeleştirilirken, kâr payı ödemesi TFRS 15 kapsamında müşterinin edimini yerine getirmesiyle birlikte hasılat olarak kaydedilir. Katılım bankası, kâr payına ilişkin reeskont hesaplamasını aylık olarak yapar ve birikimli yöntemi kullanabilir. Bu çerçevede muhasebe kayıtları örnek işlem üzerinden gösterilmiştir.

Müteverrik’in Muhasebe Kayıt Süreci:         

Bu bölümde, teverruk işlemi kapsamında müteverrik işletmenin TMS/TFRS’ye uygun olarak yapması gereken muhasebe kayıtları ele alınmaktadır. İşlem, TFRS 9 kapsamında bir finansal yükümlülük olarak değerlendirilmekte ve itfa edilmiş maliyet değeri üzerinden muhasebeleştirilmesi gerekmektedir. İşletme, sözleşmeye taraf olduğu anda finansal yükümlülüğü finansal tablolarına alır. Vekâleten gerçekleştirilen emtia alım-satım süreci çok kısa sürdüğünden ve doğrudan işletmenin hesaplarına yansımadığından bu süreçte herhangi bir muhasebe kaydı yapılmaz. Muhasebeleştirme işlemi, nakdin işletme hesabına geçtiği tarihte başlar. Taksit ödemeleri ve finansal yükümlülüğün itfa edilmiş maliyet değeri üzerinden raporlanması süreci gösterilmiş, örnek işlemdeki hesaplamalar %62,82 oranındaki etkin faiz oranına göre yapılmıştır.

Genel Sonuçlar

Teverruk, murabahadan sonra en yaygın kullanılan İslami finans sözleşmelerindendir. Ancak muhasebeleştirilmesine ilişkin literatürde sınırlı çalışma bulunmaktadır. Kurumlar tarafından gerçekleştirilen klasik teverruk işlemlerine ilişkin muhasebe uygulamalarını düzenleyen yeknesak bir standart bulunmamaktadır. AAOIFI tarafından yayımlanan FFMS’ler bazı ülkelerde zorunlu, bazılarında ise ihtiyaridir; Türkiye’de kullanımı ihtiyaridir. FFMS-28 standardında teverruk kapsam dışı bırakılmıştır ve gelecekte ayrı bir standart olarak ele alınacağı belirtilmiştir. Uygulamada teverruk işlemleri ya murabaha gibi değerlendirilerek ya da genel muhasebe ilkelerine göre muhasebeleştirilmektedir. Türkiye’de ise İFK’lar için TMS/TFRS’lere uygun raporlama zorunludur. Çalışmada, TFRS’lere göre teverruk işlemlerinin muhasebeleştirilmesi örneklerle açıklanmıştır. Bununla birlikte, TFRS’lerin İslami finans ürünlerine özel hükümler içermemesi, işlemlerin muhasebeleştirilmesinde özün önceliği ilkesine uygunluk konusunda sorun teşkil etmektedir. FFMS ve UFRS arasında yapısal farklılıklar bulunmakta olup bu durum farklı raporlama sonuçlarına yol açabilmektedir.

Yavuz Kılınç


Editör Notu: Bu metin makaleden alıntıdır. Makalenin tamamına kaynaktaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Kaynak: Dergi Park

Görsel Kaynak: Mutabıkım

Benzer Yazılar

Görüşlerinizi Paylaşabilirsiniz

    Mail Bültenimize Abone Olun