Anasayfa Temel Kavramlar İane Nedir?

İane Nedir?

by

İane, “Osmanlılar’da XIX. yüzyılda olağan üstü giderler için halktan toplanan malî yardımları ifade eden terim”

Osmanlılar’da girişilecek askerî seferler için halktan çeşitli adlar altında bir nevi yardım toplama usulü, oldukça eski tarihlere kadar gider. Genel olarak “avârız” adı altında, düzenli olmayıp fevkalâde hallerde ve sefer zamanında halktan aynî veya nakdî bir çeşit vergi toplanırdı. XVI. yüzyılın sonlarından itibaren çok çeşitlenen bu tip vergiler, hazineye düzenli gelir getiren bir kaynak haline dönüştürülünce ordunun masrafları için yeni gelirler bulma ihtiyacı ortaya çıktı. Hazinenin malî sıkıntı içine düştüğü ve sefer masraflarını karşılamakta zorlandığı dönemlerde halktan çeşitli ihtiyaçların temini için yardım toplanması gündeme getirildi ve bir bölümü yine türlü adlar altında sonradan düzenli vergi haline gelecek olan yardımlar toplanmaya başlandı. Bu yardımların ilki, XVII. yüzyıl sonlarında “imdâd-ı seferiyye” (Defterdar Sarı Mehmed Paşa, s. 221, 223) veya “imdâdiyye” (Silâhdar, II, 262) adıyla toplanmıştır. 1683’te II. Viyana Kuşatması ile başlayan ve yıllarca süren çok cepheli savaşların olağan üstü giderleri için önceleri yardım kampanyası şeklinde başlayan imdâd-ı seferiyye zamanla vergiye dönüştürülmüş, 1711 Prut Savaşı’ndan sonra ise imdâd-ı hazariyye adıyla barış zamanına da teşmil edilmiştir. XVIII. yüzyıl sonlarından itibaren Darphâne’den Tersane Hazinesi’ne yapılan yardımlar Darphâne iânesi adıyla anılmıştır (Cezar, s. 232 vd.).

XIX. yüzyıl başlarında vuku bulan Osmanlı-Rus savaşları ile Sırbistan, Mora ve Eflak isyanları devlet giderlerini aşırı derecede arttırdı. Buna çare olarak önce eshama, sonra da başka tedbirlere başvuruldu. Bunların ilki 1810 yılından itibaren alınan “iâne-i cihâdiyye”dir. Bir savaş yardımı kampanyası olan bu uygulama ile vezirler ve taşradaki zenginler cihada yardıma çağrıldı; gümüşü olandan gümüş, akçesi olandan da akçe talep edildi. İâne-i cihâdiyye vermek mecburi değildi. Ancak önceden söz verip daha sonra vazgeçenlerden zorla alınması yoluna gidildi. Bu arada cihad yardımı yapmayı cazip hale getirmek için iâne veren bazı zenginlere Darphâne’den birer miktar esham da verilmişti. “Eshâm-ı cihâdiyye” olarak anılan bu sehimlerin böylece satışı da sağlanmış oluyordu. Cihad yardımı olarak elde edilen meblağın büyük kısmı Darphâne’de “seferiyye akçesi” adıyla anılan bir fonda toplanmış ve sefer masrafları için buradan sarfedilmiştir.

 

1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından sonra kurulan Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye’nin masraflarını karşılamak için çeşitli tedbirler alınırken “rüsûm-ı cihâdiyye” adıyla bir ihtisap vergisi ihdas edilmişti (Lutfî, I, 241).

Benzer Yazılar

Görüşlerinizi Paylaşabilirsiniz

    Mail Bültenimize Abone Olun