Anasayfa Araştırma İslami Ekonomi ve İslami Finansman

İslami Ekonomi ve İslami Finansman

by

Dünyada ve Türkiye’de İslami Ekonomi hızla büyüyen bir alan. Bu yazıda, Dünya İslam Ekonomisi ve onun bir alt alanı olan İslami Finans’ta neler olduğuna değinmek ve Türkiye için gelişim alanlarını belirlemek istiyorum.

2019 yılı Kasım ayında Dubai İslam Ekonomisi Geliştirme Merkezi (DIEDC), Küresel İslam Ekonomisi Durumu Raporu’nun (SGIE) 2019/20 sonuçlarını açıkladı.

Bu rapora göre Müslümanlar, İslam inancına dayanan tüketimleriyle, gıda, ilaç ve yaşam tarzı sektörlerinde 2018’de toplam 2,2 trilyon dolar harcadılar. Raporda Finans, gıda, moda, seyahat, medya, ilaç ve kozmetik sektörleri detaylı incelenmiş.

ABD merkezli bir araştırma ve danışmanlık şirketi olan DinarStandard tarafından hazırlanan raporda, 2018 harcamalarının yıllık % 5,2’lik bir büyümeyi yansıttığı ve 2024 yılına kadar %6,2 yıllık kümülatif büyüme hızı baz alındığında (CAGR) 3,2 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.

Buna ek olarak, İslami finans varlıklarının 2018’de 2,5 trilyon dolara ulaştığı tahmin ediliyor. 73 ülkeden oluşan Küresel İslam Ekonomisi Göstergesinde, Malezya, BAE, Bahreyn ve Suudi Arabistan sıralamada liderliğini sürdürüyor ve Endonezya en büyük sıçramayı yaparak 10. sıradan 5. sıraya yükseliyor. Türkiye ise bu endekste 13. sırada yer alıyor.

Rapor ayrıca, 2018 yılında 1,2 milyar dolara ulaşan İslam ekonomisi yatırım faaliyetindeki büyümeyi, bir önceki yıla göre yüzde 399 olarak kaydediyor.

Bu yatırımların yaklaşık %54’ü helal ürünler kategorisine, %42’si İslami finans ve %4’ü İslami yaşam tarzına olmuştur.

Dubai Uluslararası Finans Merkezi (DIFC) ve DIEDC genel sekreteri Essa Kazim raporun açıklandığı basın toplantısında şunları söyledi: “İslam ekonomisi, sektörlerinde yıllık bazda kayda değer bir büyüme yakalamaya devam ediyor . Bu rakamlar İslam’ın kritik rolünü gösteriyor. Genel İslami ekonomik sistemde finans sektörü; Fintech ve dijital bankacılık gibi modern teknolojilerin başarılı bir şekilde benimsenmesi, sektör ve daha geniş İslam ekonomisi için yeni fırsatlar yarattı.”

İslami ekonomi alt sektörlerinden mütevazi moda, gerçekleşen Dünya çapında özel moda şovları, doğup yükselen yeni markalar, yatırım alan çevrimiçi portallarla, yıldız gibi parlayan bir yıl geçirdi. Çevrimiçi mütevazi moda perakendecisi Modanisa, Goldman Sachs’a 15 milyon dolar olduğu tahmin edilen bir azınlık hissesi sattı. Müslümanların giyim ve ayakkabı harcamalarının, 2018’de 283 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor ve 2024 yılına kadar 402 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.

İslami finansın tanımı ve rakamlar

İslami finans, faizsiz, varlık destekli, etik, sürdürülebilir, ekonomik olarak uygulanabilir, çevresel olarak katılımı ve risk paylaşımını teşvik eden, sosyal sorumluluk sahibi, ticari işlemlerde finans sektörünü reel ekonomiye bağlayan, adalet, sosyal refah ve paylaşılan refah üzerinde durmayı amaçlayan Şeriat uyumlu kapsayıcı bir finansal sistemdir.

İslami finans sektörünün 2018’de 2,5 trilyon dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor ve 2024 yılına kadar 3,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.

İslami finans endüstrisi, yoksulluğu azaltmak, gelir dağılımını iyileştirmek için etkili bir küresel araç olarak ortaya çıkmıştır. Finansmana erişim, finans sektörünün geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi, finansal istikrarın artırılması ve Müslüman olmayan çoğunluk ülkeleri de dahil olmak üzere dünya çapında esneklik ve finansmanın geliştirilmesini hedefler.

Aslında, İslami finans zaten birçok küresel finansal sistemde yaygınlaştırılmıştır.

Londra, Hong Kong, Lüksemburg ve Singapur gibi önde gelen finans merkezleri, İslami finans için yasal düzenlemelere gittiler.

Dahası, İslami finans endüstrisi standartlaşmanın olduğu yerlerde daha sofistike hale geldi.

Muhasebe ve Denetim Kuruluşu gibi küresel bağımsız standart belirleme kurumları, İslami Finansal Kurumlar (AAOIFI) ve İslami Finansal Hizmetler Kurulu (IFSB) girişimleriyle endüstriyel standartlarının benimsemesi sayesinde İslami finans ana akım haline gelmiş ve son on yılda hızla etkileyici oranlarda büyümüştür. Her geçen gün Dünya’daki yeni finans bölgelerinde de kullanıma giriyor.

İslami finans, aynı zamanda piyasadaki hızlı değişikliklere de ayak uyduruyor, finansal teknoloji (fintech), kripto para birimleri, dijital bankacılık, yeşil sukuklar (İslami mali tahviller) dahil.

İslami Finans, ürünlerinde sürdürülebilirlik kriterlerini giderek daha fazla benimsiyor ve Zekât Fonu gibi sosyal etkiyi ön plana çıkaran girişimlere imza atıyor.

Müslümanların yanı sıra, hizmet kalitesi ve etik değerlere verilen öncelikler nedeniyle gayrimüslimler tarafından da kullanılmaktadır.

Bahreyn İslami Bankası ilk tam teşekküllü dijital bankayı başlattı.

BAE’nin Al Hilal Bankası ise dünyanın ilk sukuk işlemini gerçekleştirdi.

Emirates İslam Bankası net karında yıllık % 97, CIMB Malezya % 24,7 ve Kuveyt Uluslararası Bankası %18 artış kaydettiler.

Sukuk ihraçları büyümeyi daha da artırdı.

Endonezya hükümeti tarafından altyapı projelerine 1 milyar dolar

Şeriat uyumlu finansman sunuldu.

Kalkınma Bankası (IDB) 1,3 milyar dolar, Umman ise 1,5 milyar dolar değerinde sukuk ihraç etti.

Körfez’in en büyük süt şirketi Almarai, 500 milyon dolarlık sukuk ihraç edecek.

Saudi Telecom 1,25 milyar dolar ve BAE merkezli Majid Al-Futtaim, yenilenebilir enerji ve sürdürülebilir su kaynakları yatırımları için 600 milyon dolar yeşil sukuk ihraç ediyor.

Yeni İslami bankalar kurulurken, bir dizi birleşmeler de oldu. Kuveyt Finans House ile Bahrain’li Ahli United Bank in birleşmesi en büyük İslami bankalardan birini doğurdu.

S&P Global Ratings’e göre sosyal İslami Finans Araçları Fark Yaratabilir.

Özellikle dört İslami finans sosyal aracının yardımcı olabileceğini düşünüyorlar

Bunlar:

– Qard Hassan – Bu enstrüman, ekonomi stabilize olana kadar şirketlere ekstra maliyet yüklemeden nefes almalarını sağlayabiliyor. Örneğin GCC merkez bankaları, finansal kuruluşlara maliyetsiz açtığı kredi hatları vasıtasıyla küçük, orta boy ve kurumsal şirketleri destekledi.

– Sosyal sukuk – İslami kurallara uygun olduğu veya çevreye duyarlı olduğu için yatırım yapanlara veya da sosyal sebeplerle yatırım yapan duyarlılığı yüksek yatırımcılara hitap eden, sağlık ve eğitim sistemlerinin mevcut zorlu şartları aşmalarına yardımcı olacak bir araç.

– Waqf – Gelirlerini kriz nedeniyle kaybetmiş insanların uygun fiyatlı konuta, sağlık ve eğitim sistemine erişimlerini sağlamak için kullanılacak bir enstrüman.

– Zakat – COVID-19 nedeniyle kaybedilen hane halkı gelirini telafi amaçlı kullanılacağı değerlendirilen bir araç.

Zekât ve Vakf gibi bazı güçlü İslami enstrümanların yeniden ortaya çıkması, krizin en savunmasız kesimler üzerindeki etkilerinin azaltılmasında rol oynayabilir. Bu, Şeriat’ın hedefleri ile uyumlu olduğu gibi sektör için de yeni bir büyüme kanalı oluyor.

TÜRKİYE

Türkiye İslami Ekonominin gelişiminde önemli bir lider rolü oynayabilir. Türkiye iyi gelişmiş bir ekonomiye sahip ve geçtiğimiz yıl küresel İslam’daki konumunu güçlendirmek için önemli adımlar attı. Modanisa ile Goldman Sachs’dan 15 milyon dolarlık sermaye yatırımı aldı.

Ticaret Bakanlığı tarafından organize edilen İstanbul Lifestyle Türkiye Fuarı ile

Mütevazi bir moda sergisine sahip. Türkiye helal gıdalarda, İspanya’dan organizasyonlarla, önemli gelişmeler kaydetti. Rusya ve Hırvatistan Türkiye’nin Helal ürünlerine ulaşıyor. Emlak Katilim Bankası BDDK’dan onay alan altıncı Katılım Bankası oldu.

Küresel İslami Ekonomi Raporu’na göre Türkiye Müslüman dostu turizm ve mütevazi modada ilk üçte yer almasına rağmen İslami Finansman alanında 15 ülke arasında en gerilerde yer alıyor.

Görünen o ki İslami Ekonomi ve alt başlıklar hızla büyümeye devam edecek. Türkiye bu pazarda payını artırmak için yeterli altyapı ve insan kaynağına sahip. Tek yapılması gereken doğru politikalarla doğru insan kaynağını birleştirmek.

 

Kaynak: bloomberght.com

Benzer Yazılar

Görüşlerinizi Paylaşabilirsiniz

    Mail Bültenimize Abone Olun