Anasayfa Araştırma İslami Ekonomi Anlayışında İnsan: Homo Economicus’tan Homo İslamicus’a

İslami Ekonomi Anlayışında İnsan: Homo Economicus’tan Homo İslamicus’a

by

İktisatta insan, genel kabul görmüş bir yaklaşım olan homo economicus olarak ele alınır. Ancak bu yaklaşımın birtakım eksiklikler içerdiği ve bu yüzden de sürekli tartışma konusu olduğu da bir gerçektir (Eren, 2013: 368). Aslında tartışmaların iki ana kolda sürdürüldüğünü söylemek de mümkündür. Birincisi bütün insanları aynı özelliklere sahip unsurlar olarak kabul eden, fiziği ekonomiye uyarlamaya çalışan ve homo economicus insan tipiyle modelleşen yaklaşımdır. İkincisi ise bunun tersine insanların farklılıklarının olduğunu ve bütün insanların birbirinin aynısı olmadığını kabul eden yaklaşımdır. Ancak genel anlamda bakıldığında iktisat içerisinde genel kabul görmüş bir model niteliği kazanan ilk yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre homo economicus, kendi çıkarını düşünen, faydasını ve kârını en yüksek seviyeye çıkarmayı amaçlayan ve bu amaçları gerçekleştirmeye yönelik kararlar alan bir birimdir (Eren, 2013: 369)

İslam iktisatçıları, haklı olarak, homo economicus’a (iktisadi insana) karşı çıkmış ve yerine homo Islamicus (İslami insan) önerisini getirmişlerdir. Dünyaya betimleyici bir bakış açısıyla bakıldığında, insanlar homo Islamicus‟tan ziyade homo economicus’a daha yakın gibi görünmektedir (Zaman, 2015: 93)

İslam’da ele alınan insan modeli, günümüz iktisat literatüründe geçerli kabul edilen ve bütün analiz ve değerlendirmelerin bu insan modeli üzerine yapıldığı modelden çok farklıdır. İslam’da insanın tüketimini, harcamasını, üretimini, tasarruf etmesini düzenleyen ve sınırlayan kurallar vardır ve o bunlara göre hareket eder. Bunun yanında topluma karşı olduğu gibi çevreye karşı da duyarlı ve saygılıdır. Üretim tüketim faaliyetlerinde kaynakların durumunu ve çevreye verilen zararı göz önünde bulundurur (Eren, 2013: 369). Çünkü İslam’a göre insanın dünyaya gönderilme amaçlarından birisi dünyanın imar edilmesidir (Kur‟an, Hud: 11/61).

İslam’daki insanın homo economicus gibi hareket etmemesi gerektiğini ifade eden Zaim, İslam’daki insanı ,homo İslamicus olarak nitelendirmektedir. Ona göre bu insan ihtiyaçlarını karşılama ve menfaatlerini maksimize etme duygularını, Allah’ın emir ve yasakları çerçevesinde makul ölçülerde düzenlemeye çalışır. Bunu yapabilmesinin İslami bilgiye sahip olması ve bunları uygulamasına bağlı olduğunu ifade eder (Zaim, 1995: 59- 60).

İslam iktisatçıları, homo Islamicus’un homo economicusla kıyaslandığında müreffeh bir toplum inşası için daha sorumlu ve daha yardımcı bir tutumda davranacağını anlatma yönünde zorlu bir çaba içerisindedirler. Birçok İslam iktisatçısının çabası, insanın bazı davranışlarının ahlâki filtrelerden geçmesi gerekliliği var iken, resmî devletin kanunlarla işlemesi ve istenilen davranış düzeyine bu şekilde getirmeyi hedeflemesi durumunu ifadeye yöneliktir. Ancak klişe bir biçimde bu dünyanın faniliğinden bahsetmek ve öteki dünyadaki ödül-ceza teşviki yapmanın dışında, bu kuralların gerçekte nasıl uygulamaya koyulabileceği yönünde literatürde çok az ürün bulunmaktadır (Hassan, 2015: 129). İktisattaki insan modeli (homo economicus) ve İslam‟daki insan modeli (homo islamicus) nin farklı açılardan karşılaştırılması Tablo 1′de yapılmıştır.

Bünyamin ER
Mesut MUTLU

Kaynak: researchgate.net

Benzer Yazılar

Görüşlerinizi Paylaşabilirsiniz

    Mail Bültenimize Abone Olun