M. A. Mannan
Toplumda, kapitalistlerin büyümesinden sorumlu olan faizdir. Sosyalist ekonomide faiz sorunu yoktur. Çünkü bütün tasarruflar, gelirler, işçilere dağıtılmadan önce, devletin yaptığı kollektif tasarruflardan oluşur. Ama plânsız kapitalist ekonomide, sermayenin, kişi, ortaklık veya devlet elinde toplanması için tasarruflara, faizin etkisiyle, akışkanlık verilir. Bu kapitalist bireylerin ortaya çıkış kaynağı, tarihî rastlantılara dayanmış gibi görünüyor. Bazı ekonomik faaliyetleri, ilk kez, başlatmış, başarıya da ulaşmışlardır. Ve sonra karışık bir yapı gösteren ekonomik büyüme projesi, ileride kendi kendine çoğalacak şekilde parayı işletmeye başlamışlardır. Bu güçlü kapitalist zümre, paralarını, kendi dışındakilerin paralarıyla birleştirerek yatırım yaptığı zaman, üretimin aslan payını kendilerine ayırmışlardır. Gerçek para sahiplerini kefalet ve çok az bir faizle hoşnut ettikten sonra, kapitalist sermayenin kullanma yetkisini eline almış ve bu sermayeden sağladığı tüm geliri cebine indirmiştir. Bu üretim prosesinde kapitalist sınıf öylesine güçlendi ki, hayatın her alanında egemen oldu. İnsanı, bencil, kendini beğenen bir varlığa dönüştürerek toplum yaşamını bozdu. Her harekette tek güdücü öğe para oldu. Ekonomik yaşam da kapitalistler tarafından bozuldu. Çünkü üretim aracı ellerinde olduğu için, âzami çıkar sağlamak amacıyla, sigara, alkol vs. gibi son derece zararlı malları üreterek sun’i talep yaratmakla kalmadılar, rekabeti önlemek için tekel ve karteller de kurdular. Politikacılar, toplumun büyük baskısı altında, değişik tedbirlerle, gelir büyüklüğüne göre kazancı vergileme yoluna gittikleri zaman, kapitalistler de vergi kaçakçılığına, istifçiliğe, karaborsacılığa, yaşam için zorunlu mallara bile daha ucuz katkı maddeleri karıştırarak üretimin kalitesini bozmaya başladılar. Böylece, kapitalistler ekonomik alandaki etkinlikleriyle politik hayatı da bozmuşlardır. Bugün kapitalist ülkelerde, seçim harcamaları çok büyük sayılara ulaşıyor. Halkın baskısına karşın, politikacı, kapitalistlerin çıkarlarını savunmak, onlarla işbirliği yapmak zorundadır. Böyle bir düzende, yalnız kapitalist veya onun desteklediği biri, seçim yarışlarına katılabilir ve politik yerleri bir tutsak gibi elinde tutabilir. Bundan dolayı, mutsuz ve yoksul çoğunluk, insan onurunu yakışmayan bir sefalet içinde yaşamını sürdürür ve tamamen kâpitalistlerin acımasına terk edilir. Kapitalist ekonomi düzeni altında aşağılanan insanın acılarını yok etmek, onun yaralarını sarmak için tek çözümdür İslam’ın faizsiz ekonomi sistemi. Çünkü İslami ekonomik yapıda, ekonominin büyük bir bölümü devlet tarafından planlanacak ve tasarrufların büyük çoğunluğu, özellikle halkın refahı için, devlet elinde olacaktır. Kapitalin payı normal karlarla saptanacaktır. Yapmacık kapitalist sınıfını ortadan kaldırmanın yolu budur. Sosyal, politik ve ekonomik yaşam, işbirliği ve iyi niyetli, bu şekilde, kirlilikten arınabilir.
Kaynak: islamekonomisi.org