Anasayfa Köşe Yazıları Nasıl Evlenecek İnsanlar? Evliliğin Maddi Boyutu

Nasıl Evlenecek İnsanlar? Evliliğin Maddi Boyutu

by

Evlenmek ve aile kurmak; hayatın anlamı ya da tek amacı olmamakla birlikte, insanın yaşamı boyunca attığı en önemli adımlardan bir tanesi. Bu kurumsal yapının aynı zamanda dini bir önemi de söz konusu.

Kur’an’da eşler için; Rum Sûresi 21. ayet-i kerimede “İçinizden kendileri ile huzura kavuşacağınız eşler yaratıp aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, Allah’ın varlığının delillerindendir. Bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.” (Kur’an, 30/21) ifadesi kullanılmış. Benzer şekilde birçok hadiste de evliliğin teşvik edilmiştir.

Birçok kişi evlenme yaşının artmasından ve gençlerin sağlıklı yuva kuramamasından şikâyet ediyor. Peki nasıl evlenecek insanlar? Evlenmek maddi anlamda o kadar kolay mı?

Günümüzde ekonomik koşulların etkisiyle evlenme ve yuva kurma maliyetleri artmış durumda. Geçenlerde bir sitede düğün, çeyiz, takı, ev eşyaları gibi kalemlerden oluşan evlilik maliyeti 400 bin liraya yükseldiğini ifade eden bir haber yayınlanmıştı (Bkz:.  https://www.dunya.com/ekonomik-veriler/evlenmenin-maliyeti-en-az-400-bin-tl-haberi-697262 )

Haberin ayrıntılarına göre bu sene evlenmesi beklenen 600 bin çifti ve ailelerini “salon kiraları için 50 bin, ortalama kalitedeki salon, oturma, yatak odası takımları ve aksesuarları için 120 bin, televizyon, bilgisayar, buzdolabı, çamaşır-bulaşık makinesi, ocak, fırın, ütü, süpürgeden oluşan beyaz eşyalar için yaklaşık 60 bin, perdeler, halılar, yemek takımları, küçük ev aletleri gibi ürünler için 50-55 bin, gelinlik, damatlık, fotoğraf ve video çekimleri, gelin arabası süslemesi, depozito dahil ilk ev kirası için 50 bin, takıda ince bilezikler için 15 bin lira” olmak üzere tahmini 400 bin liraya yakın bir düğün maliyeti bekliyor. Bu 400 bin liralık tutara balayı, kına gecesi, nişan masrafları (yüzük ya da organizasyon) ve mehir dahil değil.

Başka bir sitede ise “ortalama fiyatlar” balayı hariç yaklaşık 800 bin lira olarak tahmin edilmiş. (https://dugun.com/planlama-rehberi/a-dan-z-ye-dugun-masraflari-1704).

Bu tutarı moral bozmamak için göz ardı edelim ve ortalama masrafın 400 bin lira olduğunu varsayalım. Piyasadaki fiyatları düşününce benzer harcama kalemleri için üç aşağı beş yukarı buna yakın bir maliyetin olduğunu doğrulayabiliriz.

400 bin lirayı asgari ücretli bir kişinin biriktirmesi için yaklaşık 23 ay hiç para harcamadan kenara atması gerekiyor. (Resmi rakamlara göre 14 milyon ücretli çalışan arasında yaklaşık 6,6 milyon asgari ücretli var, nüfusun büyük çoğunluğu “resmi (!)” rakamlara göre asgari ücretli ya da asgari ücrete yakın bir gelire sahip) Dolayısıyla asgari ücretlerle çalışan bir çift; eve giren iki maaştan birini borç ödemeye ayırsa bile en erken iki senede bu masrafları ödeyebileceğini tahmin edebiliriz.

Tabi 23-24 ay taksit yapacak satıcı bulmak muhtemelen imkânsız. Üstelik bugünlerde kredi kartlarına da taksit sınırının kalkacağı söyleniyor. Kalkmasa bile yine asgari ücretli bir kişinin yasal düzenleme gereği kredi kartı limiti en fazla 68 bin lira olabilir. Yani kalan tutar için çok yüksek tutarda kredi ödemesi gerekiyor (%50 oranlı kredi maliyetleri de bu kaleme ekleniyor). Örneğin iki kişi için 120 bin liralık kredi kartı limitinin tamamının dolu olduğunu ve düğün masrafları için kalan tutar olan 280 bin lira için bir bankadan (katılım ya da konvansiyonel) kredi çektiğini/fon aldığını varsayalım. Bankalara göre değişmekle beraber 280 bin lira 12 ay sonra yaklaşık 400 bin lira olarak geri ödenmek zorunda (100 bin üzeri en fazla 12 ay taksit uygulanıyor). Bunun da aylık ödemeleri 32-33 bin lira civarında. Bu sadece kredi maliyeti bir de kredi kartı taksitini ekleyelim 10 bin lira (hadi diyelim insaflı bir esnaf bulduk bütün harcamalarımızı vade farksız 12’ye böldü ve aylık 10 bin lira ödeyeceğiz varsayımıyla). Toplamda yeni evli çiftin aylık ödemesi gereken tutar 43 bin lira civarı olmuş oluyor. Eve giren maaş gelin ve damat asgari ücretli varsayımında 34 bin lira. Buna karşın sadece düğün nedeniyle oluşan masraf 43 bin lira. Daha kirası, aidatı, elektriği var. Hadi çık çıkabilirsen işin içinden.

Daha düşük kaliteli eşyaların tercih edildiğini, düğün yerine sadece nikah yapıldığını, yukarıda hesaplanan TV, bilgisayar gibi bazı eşyaların çıkarıldığını, varsa bekarlıktan kalan eşyaların kullanıldığını varsayalım. Bu durumda bile yine de çok yüksek maliyetler söz konusu. Geleneksel toplum yapımıza göre aileler düğün masraflarında çiftlere epey yardımcı oluyor. Takılar ve hediyeler ile de çiftler biraz rahatlıyor (Günümüzde takılarda da çok büyük beklentiye girmemek lazım. Son dönemde takılan altınlar enflasyonun da etkisiyle aynı tutarda/miktarda geri dönmüyor. Evdeki hesap çarşıya uymuyor). Tüm bunlara rağmen yine de ortada önemli bir problem var. Evlilik maliyetleri birçok kişi için çok yüksek tutarlarda. Ne olursa olsun bu masrafların ödenmesi kolay değil. Ödense bile maddi anlamda rahat bir evlilik hayatını sürdürmek en azından ilk yıllarda bir hayli zor.

Ek olarak bazı yapısal koşullar evlenmeyi maddi yönden daha da zorlaştırıyor. İlk olarak “bir kere evleniyorum” mantığı çok kötü. Buna toplum olarak bir son vermemiz lazım. İmkân varsa istediğiniz eşyaları alırsınız. Birçok kişi ne var ne yok ihtiyaç olsun olmasın eşya ile dolduruyor evi. Eşya ile mutlu olana henüz rastlamadım. Koltuk rengi ya da dolap modeli yüzünden nişan atan o kadar fazla çift var ki üzülmemek elde değil. Kadın olsun erkek olsun fark etmez karşınızdaki kişi sizin eşiniz, maddi istekler eğer sizi yoracaksa, borç ödeyeceğim diye yıllarca sıkıntıya girecekseniz bu istekleri bir daha gözden geçirmek gerekiyor.

İkincisi maalesef bazı insanlar düğün gibi organizasyonlarda fırsatçılık peşinde koşuyor ve gelini ile damadı yolunacak kaz gibi görüyor. İşin içine evlilik girdiği zaman birçok işlem daha pahalı olabiliyor. Örneğin damat saç tıraşı, gelin kuaför masrafları, düğün arabasının önünü kesip para isteyenler vs. genel olarak evlilik merasimleri üzerine yapılanlar birçok genci evlilikten soğutuyor.

Bir diğer mesele ise maalesef evlilik sürecindeki birçok geleneğin yer alması. Bazı bölgelerde damadın evlenmeden önce evini alması bekleniyor. Çoğu gelenek adı altında yapılan uygulamalar gelin ve damat istemese bile yapılmaya zorlanıyor. Hatta birçok kişiye göre düğün/nikah çiftlerin organizasyonu olmaktan ziyade; millete/elaleme göre düzenlenen bir görev ya da sorumluluk.

Hal böyle olunca, değişen toplum yapısıyla da beraber insanlar evlenmek istemiyor. Birçok çevre de şikâyet ediyor gençlerin geç evlenmesinden ya da hiç evlenmemesinden. Fakat bence maddi problemler gözardı ediliyor.

“Peki ne yapmak gerekiyor?”

İlk olarak gelin ve damadı bu süreçte yalnız bırakmamak lazım. Nur Sûresi 32. ayette Allah “İçinizden bekar olanları evlendirin” buyuruluyor. Birçok tefsire göre bu ayet topluma hitap ediyor. Yani bu görev topluma veriliyor.

Bu ayetin gereği olarak, insanların daha rahat evlenebilmesi için toplum olarak ne yapıyoruz? Evlenme zamanı gelen gençler için evliliği kolaylaştırıyor muyuz? Nasıl evlenecek insanlar? Maalesef evliliği kolaylaştırmak bir yana zorlaştıran “norm” haline gelmiş çok fazla unsur düğün geleneklerimize yerleşmiş durumda.

Bu yazı insanlar çok erken yaşta evlensin diye kaleme alınmadı. Benim asıl söylemek istediğim aile olma bilincini elde etmiş, duygusal gelişimini tamamlamış, evlenme konusunda kendinden emin olan insanların maddi kaygılarına ışık tutmak ve bunu gündeme taşımak. Olası çözümleri tartışmak.

Şimdiye kadar karamsar bir tablo çizdim farkındayım. Tabii tamamen ümitsiz olmamak lazım

Her şeye rağmen Allah gerçekten evliliğe bereket katıyor. Çevremde evlilik yoluna giren birçok kişi için Allah’ın bir rızık/nasip kapısı araladığına şahit oldum.

Biliyorum ki bazı büyük fabrikalarda, evlenecek çalışan için çok büyük imkânlar sağlanıyor. Çalışanlarını kendi evine yerleştirip kira almayan ya da kira yardımı yapan patronlar var. Birkaç dernek/STK’nın insanları evlendirmek adına maddi destek, faizsiz kredi sağlıyor. Bunun yanında devletin ya da bazı belediyelerin de bazı yardımları söz konusu. Örneğin çeyiz yardımı ya da faizsiz 150 bin lira kredi verilmesi gibi. Bu adımları olumlu bulmakla beraber kapsamının biraz dar olduğunu düşünüyorum.

Toparlarsak; bu yazıda sadece toplum olarak evlenme konusunda yaşanan maddi zorlukları gündeme taşımak istedim. Nur Sûresi 32. ayette de buyrulduğu üzere, evlilik konusunda topluma da görevler veriliyor. Toplum olarak harekete geçmemiz gereken bir mesele bu.

Evliliğin getirdiği mali yükü hafifletmek için temelde üç önerim var. İlk olarak bu konuyu gündeme getirmek için konferanslar, çalıştaylar, yuvarlak masa toplantıları düzenlenebilir. Multidisipliner saha çalışmaları yapılabilir. İkinci olarak bu konuda insanlara yardım eden, somut projeler üreten kurumsal yapıları (dernek, STK, kamu kuruluşu, belediye) hem güçlendirmek için hem de sayılarını arttırmak için bir çalışma yapılabilir. Son olarak her şeyi devletten beklememek adına, toplum olarak düğün âdeti, gelenek ve görenek adı altında yaptıklarımızı tekrar gözden geçirmeyi öneriyorum. Hem gereksiz düğün organizasyonlarını kısalım hem de gelin ve damadı zor durumda bırakacak çeşitli davranışlarımızı törpüleyelim.

HATIRLATMA: Gazze’de masum insanlara yapılan zulümler devam ediyor. Savaşa açıkça destek veren firmaların ürünlerini boykotu etmeyi lütfen unutmayalım.

Benzer Yazılar

Görüşlerinizi Paylaşabilirsiniz

    Mail Bültenimize Abone Olun