Muhasebe, işletmenin varlıklarında ve kaynaklarında değişim meydana getiren, para birimi ile ifade edilen mali nitelikteki işlemlerle ilgili belgeleri toplayan, kaydeden, sınıflandıran, mali tablo şeklinde özetleyerek raporlayan ve yorumlayarak ilgili kişi ve kuruluşların bilgisine sunan bir bilgi sistemi olarak tanımlanmaktadır. Başka bir tanımda muhasebe, bir kurumun kaynaklarının oluşumunu, kaynakların kullanılma biçimini, kurumun faaliyetleri sonucunda söz konusu kaynaklarda ortaya çıkan artış ve azalışları ve kurumun finansal durumunu açıklayan bilgileri üreterek ilgili kişi ve kuruluşlara ileten bilgi sistemi olarak tanımlanmaktadır .
Muhasebe işletmenin konuşan dili olarak kabul edilmektedir. İşletme hakkında bilgi sahibi olmak isteyen kişi ve kuruluşlar, muhasebenin üretmiş olduğu verilerden faydalanmaktadırlar. İşletme hakkındaki yargılarını da bu veriler ışığında şekillendirmektedirler.
Muhasebe tarafından oluşturulan bilgilerden yola çıkarak hazırlanan işletmeye ait bilanço (finansal durum tablosu), gelir tablosu (finansal performans tablosu) vb. finansal tablolar incelenmek suretiyle işletmenin mali durumu, performansı vb. bilgiler edinilebilmektedir. Ayrıca işletmenin finansal tablo verilerini kullanmak suretiyle gerçekleştirilen analizler yardımıyla da işletmenin gelecekteki durumu ile ilgili bilgiler edinilebilmektedir.
Ancak geleneksel muhasebenin üretmiş olduğu veriler, kullanıcılarını mali bilgiler açısından tatmin etmesine rağmen farklı bilgi ihtiyaçları noktasında tam anlamı ile yeterli olamamaktadır. Örneğin işletmenin mali yapısını ortaya koyan geleneksel muhasebe, işletmenin çevre ile etkileşimini göz ardı etmektedir. Çevre muhasebesi gibi muhasebe alt kolları da bu ihtiyaçlardan dolayı ortaya çıkmış durumdadır. Bu bağlamda da işletmelerin bütün ilişkili taraflarına açıklayıcı bilgiler sağlanması adına İslami hassasiyete sahip kişi ve kuruluşlara da bilgi sağlanabilmesi için muhasebenin bir alt kolu olarak İslami muhasebe ortaya çıkmaktadır
İslami muhasebe, işletmelerin faaliyetlerini icra ettikleri süreçte, İslam hukuku kurallarına göre hareket edip edilmediği konusunda işletme ile ilişkili üçüncü kişilere bilgi sunan bir muhasebe sürecidir. Başka bir tanımda İslami muhasebe, İslam hukuku ilkelerine uygun raporlama yoluyla sosyo-ekonomik adalet kurmayı amaçlayan bir güvence işlevi olarak tanımlanmaktadır. İslami muhasebe, işletme paydaşlarına işletmenin faaliyetlerini İslam hukuku kuralları çerçevesinde yerine getirdiğini garantilemek adına finansal verilerle sınırlı olmayan bilgileri sağlayan muhasebe süreci olarak da tanımlanmaktadır.
İslami muhasebe, genel anlamda geleneksel muhasebeyi ve ürettiği bilgileri kabul etmekle birlikte geleneksel muhasebenin eksik kaldığı alanları tamamlama eğiliminde olmaktadır. Bu bağlamda İslami muhasebe, geleneksel muhasebe tarafından üretilen bilgilere ek olarak işletme faaliyetlerinin İslam hukuku kuralları çerçevesinde değerlendirilerek elde edilen verilerin bilgi kullanıcılarına sunulması süreci olarak da tanımlanabilmektedir.
İslami muhasebe, İslam hukuku kurallarına göre hareket etme isteğinde olan kişi ve kuruluşlara, İslami hükümler kapsamında bir finansal raporlama sunulması amacı taşımaktadır. İşletme tarafından gerçekleştirilen işlemlerin İslam hukuku kurallarına aykırı olmadığını göstererek muhasebe bilgi kullanıcılarına güvence sağlanması açısından önemli rol oynamaktadır.
İslami muhasebenin tam açıklama ve sosyal sorumluluk olmak üzere iki temel prensibi bulunmaktadır. Tam açıklama prensibi kapsamında bilgi ihtiyacı olan ilişkili taraflara belirsizliğe mahal vermeyecek şekilde açık, anlaşılır ve net bir şekilde bilgilerin ulaştırılması amaçlanmaktadır. İşletmenin faizli işlemler gibi İslam hukuku kurallarına aykırı faaliyetlerinin bulunup bulunmadığının da bu bilgilere ihtiyacı olanlara açıklanması gerekmektedir. Sosyal sorumluluk kapsamında bütün canlıların hakları gözetilerek adil bir paylaşımın sağlanması amaçlanmaktadır. Zekât gibi İslam dininin kurallarından olan iş ve işlemlerin de işletme tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin bu bilgilere ihtiyacı olanlara iletilmesi gerekmektedir.
İslam hukuku kurallarına göre hareket etme isteğinde olan kişi ve kuruluşlar, işletme ile herhangi bir nedenle etkileşime girdiklerinde, işletmenin İslam hukuku kurallarına göre faaliyette bulunup bulunmadığı hususunda fikir sahibi olmaları İslami muhasebenin üretmiş olduğu bilgilerle sağlanmaktadır. Örneğin işletmenin hisse senedini satın alarak işletmeye ortak olmak sureti ile yatırım yapacak olan kişi ve kuruluşlar işletmenin faaliyetlerini inceleyeceklerdir. İşletmenin faaliyetlerinde faizli işlem, haram mal ticareti vb. gibi İslam hukuku kurallarına aykırı iş ve işlemler tespit etmeleri durumunda ise yatırımdan vazgeçeceklerdir.
Kaynak: TKBB