Kaspersky’nin yakın tarihli bir araştırmasına göre Mart 2020’de salgın yeni başladığında, Türkiye’de KOBİ’lerin yüzde 23’ü için bu çıkmazı aşmanın yolu yeni ürünler geliştirmekti. Sokağa çıkma yasağı KOBİ’lerin yarısından fazlasının (yüzde 55) mali durumunu sarstı ve birçok maliyet tasarrufu önlemi almak zorunda kaldılar. Bunun ışığında yeni teklifler veya iş fırsatlarına başlamak ve alınan diğer önlemler hayatta kalma çabasının dayanağı oldu.
Krizlere uygun yanıt verme yeteneği, bir işletmenin krizden en iyi şekilde yararlanmasını sağlayabilir. Stanford Graduate School of Business’ta ekonomi politikaları profesörü olan Steven Callander’a göre, “amaç krizi bir yönetim sorunu olarak ele almak” ve “göz önünde olmaktır.” Pandemi ışığında alınan kararlar özellikle karmaşık bir seyir izledi. Kuruluşlar karantina koşulları, yeni sıhhi gereksinimler, değişen bir yaşam tarzı gibi dış faktörleri ve iş yeteneklerini göz önünde bulundurmak zorunda kaldı.
Salgın karşısında yeni ürün ve hizmetlerin piyasaya sürülmesine ek olarak, yüzde 7’si yeni iş alanlarına girdi. Etkinlikler, eğlence, sanat ve kültür ve hatta sağlık sektörlerindeki şirketler için bu, fiziksel tekliflerinin dijital alternatifini piyasaya sürmek anlamına gelebilir. Mağazalar veya restoranlar için çevrimiçi satış ve bina teslim sürecini mümkün kılmak, üreticiler için maskeler, dezenfektanlar ve diğer tıbbi aksesuarlar üretmek veya ev konforu ürünlerine odaklanmak gibi.
Diğer kriz karşıtı önlemler arasında en yaygın olanı, çalışanların tamamının veya çoğunun uzaktan çalışmasına izin vermekti (yüzde 40). Ancak alınan kararların çoğu hala giderleri optimize etmeyi amaçlıyordu: kuruluşlar bütçe kesintilerine gitti (yüzde 34), ücretleri veya çalışma saatlerini azalttı (yüzde 44), bütçeleri değiştirdi veya yatırım planlarını durdurdu (yüzde 37). On şirketten biri çalışanlarını işten çıkarmak (yüzde 8) veya fatura ödemeyi durdurmak (yüzde 14) gibi kritik önlemler almak zorunda kaldı.
Kaspersky Kıdemli Ürün Pazarlama Müdürü Andrey Dankevich, konuyu şöyle değerlendiriyor: “Pandemide alınan bazı kararlar zor olsa da gerekliydi. Şimdi pandeminin sonuçlarıyla ilgili genel hislerin küçük şirketler arasında biraz olumlu olduğunu bilmek güzel. Türkiye’de işletmelerinin yüzde 71’i küresel zorluğa iyi yanıt verdiği konusunda hemfikir. Öğrenilen dersler onların gelecekteki zorluklara daha iyi hazırlanmalarına, mevcut yatırım planını ve süreçlerini iyileştirmelerine, cesurca yeni şeyler denemelerine ve daha dijital hale gelmelerine yardımcı olmalı. Ayrıca, COVID-19 karşıtı kısıtlamalar hala yürürlükte olduğundan ve insanlar pandemi sırasında edinilen dijital alışkanlıkları takip etmeye devam ettiğinden, yanıt olarak piyasaya sürülen ürün ve hizmetlerin alakalı kalacağına inanıyorum.”
Kaynak: Marketing Türkiye