Sabır, zor şartlar altında cesaret ve metaneti yitirmeme duygusudur. Sabırlı insan uzun süreli gecikmelere, tahriklere rağmen, moralini bozmadan yoluna devam eder. Zaten bekliyorsa, şartların düzelmesine dek bu halini sürdürür.

Bugün Korona, hayatımızı zora soktu, şartları aleyhimize çevirdi. İşimizi kaybettik, işlerimiz durdu, iş yerleri kapandı. Kapanmayanların satışları düştü, siftahsız kapanan mağazalar, geliri sıfırlanan insanlar…

İşini kaybetmiş birine sabret demek kolay. Sabır, sorunu çözecek mi? Bu ve benzeri itirazlar; telâşın sorularıdır. Elbette işsiz birine sabır; zor şeydir. Geliri azalmış veya durmuş satıcının sabrı nereye kadar sürecektir.

Sabır, tek başına sorun çözücü değildir. Sadece çözümü kolaylaştırır. Her ne yapıyorsan, onu gözden geçirmen gerektiğini hatırlatır. Belli ki şartlar kötüleşmiştir. Bu kötüleşmenin nereden kaynaklandığını anlamak zaman alacaktır. Kaynağı bulsak dahi çözüm geliştirmek hemen olmayacaktır.

Sabır, bu süreçte devreye girer. Zor şartların bulandırdığı zihni dinginleştirir. Çözümün zaman alacağını bize bildirir. Gırtlağına kadar sorunlara gömülü iken insana tahammül gücü verir. Çare arayışında panik havasının dinmesini sağlar.

Korona musibetiyle başa çıkmada, bilim insanlarının bitmez tükenmez sabırla nasıl uğraştıklarına bakın. Biliyoruz ki başarılar, zamanın gerisinden geliyor. Sabır, zamanın gerisine ulaşmanın adıdır.

Sabrın da Görevini Yapmasına İzin Vermek

Sabrınız, gücünüzden daha çok şey başarır. Korona gücümüzü kırdıysa, çare üretme çabasının adıdır sabır. Acelenin panzehiri, bekleyebilmenin sanatı, erdemin cesareti ve umut etmenin sanatıdır.

Çalınan her kapı açılsaydı, ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı. Kendine bağlı kal ve sebat et, hiç taklit etme, sana huzuru senden başkası veremez.

Kaynak: Dünya